Altın 2.438,10
Dolar 32,4936
Euro 34,9018
BİST 9.716,95

Asansör Fobisi, Sebepleri ve Önleme Yolları

10.05.2018
232
A+
A-
Asansör Fobisi, Sebepleri ve Önleme Yolları

Resmi olarak literatürde “fobi” olarak adlandırılmasa bile, “asansör fobisi” nispeten yaygındır. Hergün yüz milyonlarca insan asansörleri kullanıyor. Ancak kimi insanlar yüksek katlı yapılarda yapacağı asansör yolculuğunu düşünürken en azından biraz tedirginlik hissedebiliyor.

Bazı insanlarda, asansör korkusunun mevcut başka bir fobi tarafından tetiklenmesi ihtimalide vardır. Asansör korkusu genellikle yalnız iken görülür. Herhangi bir fobi gibi, asansör korkusu da hafif ila şiddetli olarak görülebilir.

Asansör İle İlgili Fobiler

Asansörler klostrobi (kapalı alan korkusu) ve agorafobi (panik atak halinde kaçmanın zor veya imkansız olabileceği yerlerde kalma korkusu) rahatsızlıklarına sahip insanların bu korkularını tetikler.

Asansörde Yaşanan Kötü Deneyimler ve Medya

Birçok fobinin temelinde, önceki zamanlarda yaşanmış olan kötü deneyimlerin etkisi vardır. Asansörde mahsur kalmak, asansörde iken elektriklerin kesilmesi, kata gelmesine rağmen asansör kapısının açılmaması vs gibi olumsuz tecrübeler yaşayanlar “asansör fobisi” geliştirmeye daha yatkındırlar.

Sadece önceki deneyimler mi? tabi ki hayır. Asansör şakaları, korku filmlerindeki asansör sahnelerini de unutmamak lazım. Gerçek hayatta da bir asansörde herhangi bir şeyin yanlış gittiği nadir durumlarda bu hikaye medyada günlerce yeniden yayınlanmakta ve video paylaşım sitelerinde yıllarca seyredilmektedir. Basında yer alan yanlış ve olumsuz haberler de insanların bir “asansör fobisi” geliştirmese bile asansörlere karşı önyargılı ve negatif düşünmesine sebep olmaktadır.

Kısacası bu korkuyu tetiklemek için asansörde yaşanılan korkutucu bir şey izlemek bile yeterli olabilir.

Asansör Güvenliği Hakkındaki Gerçekler

Hayattaki her şey gibi asansöre binmekte çok küçük bir risk taşır, bu risk değeri metroya, tramvaya bindiğinizde göze aldığınız riskten daha azdır. Bu konuda yapılmış bir araştırma/anket çalışması var mı? bilinmez, ancak toplumun büyük bir kısımının asansörün nasıl çalıştığına dair fikri olmadığı bir gerçek.

1853 yılında Elijah Otis, asansör halatının kopması durumunda devreye girecek bir güvenlik freni sistemi uygulayarak asansör endüstrisinde bir çığır açtı. Aradan geçen 150 yıldan fazla sürede asansör teknolojisindeki gelişmeler ve düzenlenen standartlar sayesinde asansör güvenliği kat be kat artmış durumdadır.

Bugün 320 Kg ağırlık taşıma kapasitesine sahip bir asansör kabinini 4 çelik halat taşımaktadır. Bu 4 çelik halattan bir tanesi bile tam yüklü halde asansör kabinini taşıyabilecek mukavemete sahiptir. Halatların kopması durumunda asansör kabininin raylara oturmasını/tutunmasını sağlayan “paraşüt sistemi” sayesinde asansör kabininin düşmesi neredeyse imkansızdır.

Günümüz teknolojisiyle imal edilen asansör kabinlerini “güvenli oda” olarak nitelendirmek yanlış olmaz. Asansör sisteminde meydana gelebilecek bir aksaklık durumunda beklenecek en güvenli yerdir. Kabinde kalmanız durumunda; “on-line arıza takip sistemleri”, “acil durum telefonları”, “güvenlik kameraları”, “kata getirme sistemleri“, “alarm butonları” sayesinde beklenen müdahale tahmininizden daha kısa sürede gerçekleşecektir.

Asansör Kullanıcıları İçin Güvenlik Önerileri

Teorik olarak yaşanabilecek tüm riskleri ortadan kaldırmak mümkün değildir. Ancak olası kazaları engelleyebilmek adına birkaç güvenlik önerisini kullanıcıların dikkate almasında fayda var.

-Geriden gelen yolcular için kapıların açık konumda kalmasını sağlamak adına ellerinizi değil “kapı açma” butonunu kullanın.

-Tüm eşyalarınızı, çantanızı ve kıyafetlerinizi kapılarda uzak tutun.

-Acil durumlarda asansör kabininde bekleyin. Kendi çabalarınızla kabinden çıkmaya, kabin kapılarını açmaya kalkışmayın.

-Yangın ve deprem esnasında asansörleri kullanmayın.

-Asansörler bir oyun ya da eğlence aracı değildir. Küçük çocukların tek başına asansör kullanmasına müsaade etmeyin.

Asansör Fobisini Yenmek

Birçok insan için asansörün çalışma şekline çok basit bir şekilde de olsa aşina olmak ve güvenlik kurallarını öğrenmek yeterlidir. Sadece bir kaç saat süresince herhangi bir alışveriş merkezindeki panoramik asansörü çalışırken seyretmek bile endişelerinizin bir kısımını yok edecektir.

Havalandırma sistemi çalışan, iyi aydınlatılmış, kabin ve kapıları cam olan, geniş asansörleri kullanmak bu korkunuzu atmak adına iyi bir başlangıç olabilir.

Ancak asansöre binmek yerine onlarca kat çıkmanıza sebep olacak kadar ileri derecede bir “asansör fobisi” geliştirmiş iseniz profesyonel bir yardım gerekebilir.

Asansör Dergisi